Akdeniz Üniversitesi ve Türk Ocakları Antalya Şubesi iş birliğiyle düzenlenen, ‘Vefatının 100. Yılı Anısına Ziya Gökalp Paneli’ programı gerçekleştirildi.
Akdeniz Üniversitesi ve Türk Ocakları Antalya Şubesi iş birliğiyle, Türk düşünce hayatının öncülerinden Yazar ve Sosyolog Ziya Gökalp'i anmak amacıyla ‘Vefatının 100. Yılı Anısına Ziya Gökalp Paneli’ gerçekleştirildi. Ziya Gökalp’in Türk kültür ve düşüncesine olan katkılarını anmak ve anlamak için düzenlenen programda panelistler, Ziya Gökalp’in eserleri ve düşünceleri hakkında sunumlar yaparak, Ziya Gökalp’in eserlerini ve fikirlerini değerlendirdiler.
Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bumin Kağan Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen panele Vali Hulusi Şahin, Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şükrü Özen, Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nurşen Adak, Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan, Türk Ocakları Antalya Şubesi Başkanı Abdullah Uysal, STK temsilcileri, Akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
ORTAK DEĞERLERİMİZ İLE BİR ARADA YAŞAYACAĞIZ
Panelin açılışında yaptığı konuşmada, TUSAŞ’ın Kahramankazan yerleşkesine gerçekleştirilen terör saldırısı sonucu şehit olan vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar, yakınlarına sabır ve başsağlığı dileyen Vali Hulusi Şahin, Ziya Gökalp'in kapsayıcı millet anlayışının birlik ve beraberliğimize büyük katkı sağladığını söyledi. Şahin, “19. yüzyılın sonlarından itibaren Ziya Gökalp’in önderliğini yaptığı bir kültür milliyetçiliği çok net bir şekilde Türk milletini şekillendiriyor. Bu anlayış, Türk milletini kan bağıyla tanımlamaktan öte, ortak dil, ortak ahlak ve ortak estetik anlayışıyla bir arada yaşamasını tanımlamaktadır. Ne Mutlu Türküm Diyene ifadesinde de bu yaklaşımı görüyoruz.” dedi.
TEK DEVLET, TEK MİLLET, TEK VATAN
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu değerleri olan tek devlet, tek millet, tek vatan anlayışına bağlı kalınması gerektiğini belirten Vali Şahin, “Gençlerimiz Ziya Gökalp’in fikirlerine ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş formülü olan tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek Türkçe anlayışına bağlı kalmalıdır. Bizi bu zor coğrafyada ayakta tutan yegâne can simidi Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş formülüdür. Türk dünyası artık ortak bir alfabe ve ortak bir Türkçe anlayışıyla bir araya gelmektedir. Bu birliktelik, geleceği daha parlak hale getirmektedir. Ben geleceği çok daha parlak görüyorum. İnanıyorum ki gelecek bizimdir.” ifadelerine yer verdi.